Kur’an Nesli Kültür Merkezinde, periyodik olarak devam eden “İslami Bilinç Konferansları”nda Hamza Er “Hz. Yusuf(s) Ve Tevhid Mücadelesi”’ni anlattı.

Konuşmasına Kur’an kıssalarının amaçladığı mesajı hatırlatarak başlayan Hamza Er, kıssaların yaşanmış tarihi gerçekler olduğunu, Allah’ın toplumlar üzerindeki yasalarının kıssalar yoluyla hatırlatıldığını, çöküş veya kurtuluşu sağlayan inanç ve eylemlerin bildirildiğini, ayetlerin ilk muhatapları olan Mekke halkını tehdit ettiğini, Hz. Muhammed(s) ve iman etmiş bir avuç mü’mini teselli edip desteklediğini, ayrıca kıyamete kadar tüm insanlara bir hatırlatma ve uyarı özelliğini taşıdığını ifade etti.

Hz.Yusuf(s) kıssasının en güzel kıssa olarak tanımlandığını belirten Hamza Er, Yusuf(s) kıssasını 12 başlık altında tasnif ederek işlemeye çalıştı. Bir saat süren birinci derste 7 başlığa değinebilen Hamza Er anlattığı bölüm başlıklarını, çocukluk yılları, Yusuf(s)’u Mısır’a götüren hadiseler, Peygamberlikle görevlendirilmesi, zina iftirası, şehir dedikoduları, zindan dönemi ve Yusuf(s)’un hükümdar olması olarak tanımladı.

Sunumda genel olarak ön plana çıkan mesajlar şunlardı:

-Yakub(s)’ın Yusuf’u koruma hassasiyeti O’nun gördüğü rüya ile ilgiliydi.

-Kardeşleri tarafından kuyuya atılan Yusuf(s)’u bulan köle tüccarları O’nu bir an önce elden çıkarabilmek için az bir pahaya Mısırlı aziz ve karısına sattılar.

-Küçük yaşta Mısır’a köle olarak gelen Yusuf(s) olgunluk çağına gelince Peygamberlikle görevlendirildi.

-Azizin karısının kendisinden murad alma çabasına Yusuf(s) sahip olduğu apaçık burhan ile direndi ve kendini kurtardı.

-Allah zinaya yaklaşmayın der, zina etmeyin demez, bu bir çekim alanıdır. Kadın ve erkek yakınlığı sınırlar aşıldığında, belli bir çekim mesafesi dikkate alınmadığında mıknatıs gibi kurtulma imkânı çok zor olacaktır. Makam ve mevki sahipleri, eşlerinden başka kimseyi görmeyen sınırları olan bir hayattan sekreterli, özel muhabbetlerin açık olduğu bir alanla karşılaştıklarında sekreterleriyle evlilik ve beraberlikler gündeme gelmiştir. Bugün Müslüman kisveli kızlı erkekli grupların kafelerde nargileli bol kahkahalı tercihleri gittikçe artmaktadır. Bunlar Yusuf(s)’un kıssasında altı çizilen haya ve iffet mesajlarının anlaşılmadığını göstermektedir.

-Bize bildirilen ilk iftirayla karşılaşan Yusuf(s)’ın gömleğinin arkadan yırtılması iffetinin göstergesidir.

-Azizin, kadının ailesinden bir şahitle işi çözmeye çalışması, fevri çıkışlarla, ani hüküm vermemeye dikkat etmemiz gerektiğini bizlere hatırlatmalıdır. Karşılaştığımız olayları araştırmalı, şahid ve delil araştırması yaptıktan sonra bir değerlendirme yapılmalıdır.

-Şehirde dedikodu yapanlar toplumun aristokrat kadınlarıdır. Bu sosyete kadınlarının, Azizin karısının zina talebini, günahını sorgulamadığını, “kala kala bir köleye mi kaldın” alayıyla olaya yaklaştığını, kadınında kendisini temize çıkartmaktan ziyade “bakın bu çocuktan murad almamak nasıl mümkün olur kinin” ispatı için planlar yaptığının görülmesi gerekir.

-Yusuf(s)’un zindanı zina davetine tercih etmesi bizler için önemli mesajlar taşımaktadır. Bizler bugün davet edildiğimiz hangi günahlara karşı ne tür zindanları seçiyoruz.

-Yusuf(s) “Bu söylediklerim Rabbimin bana öğrettiklerindendir. Doğrusu ben, Allah’a iman etmeyen, ahireti de inkar eden bir toplumun dinini terkettim. Atalarım İbrahim, İshak ve Yakub’un dinine uydum. Bir şeyi Allah’a ortak koşmak bize yaraşmaz. Bu, bize ve insanlara Allah’ın bir lütfudur. Fakat insanların çoğu şükretmiyor. Ey hapishane arkadaşlarım! Çok sayıda rabmı daha hayırlı, yoksa tek ve kahhar Allah mı? O’nun yanı sıra taptıklarınız, haklarında Allah’ın hiçbir delil indirmediği, sizin ve atalarınızın uydurduğu isimlerdir. Hüküm ancak Allah’ındır. O yalnızca kendisine kulluk etmenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu anlamıyor.” (12/37-40) ayetlerinde açıkça Tevhidi mesajı net ve açıkça ortaya koymuş, zindanı adeta karargâh eylemiştir.

Konunun 2. bölümü, güncel karşılıklarının önemine binaen 13 gün sonra 14.Mart.2012 Çarşamba günü gerçekleştirilecektir.