Eyl
17
Gönderen: admin, Düşünce, Eylül-17-2012

Her fırsatta İslam dinine ve onun değerlerine yönelik saldırı ve hakaret söylemleri geliştiren, gerçek dışı bilgiler üreterek kendi insanlarını yanlış yönlendirmeye çalışan zihniyet, bugün daha alçak ve provakatif bir projeyle ortaya çıkmıştır.

Aslen İsrailli olan ABD vatandaşı bir yönetmenin stüdyo ortamında hazırladığı, tahrik ve saldırı amacı taşıdığı çok açık belli olan ”Müslümanların Masumiyeti” isimli çalışmanın, İslam dininin son Peygamberi önderimiz Hz. Muhammed(s) ile ilgili alay ve aşağılama içeriğine sahip olduğu görülmüştür.

Daha önce Florida’da kurduğu kilisesinde, Kur’an yakma eylemi gerçekleştireceğini ilan eden sapkın rahip “Terry Jones”, bu alçakça tasarlanan filmin galasını yine kendi kilisesinde tertip ederek, bu işin de arkasında olduğunu açıkça göstermiştir.

Bu küstah saldırılar, sadece deli, ruh hastası birkaç kişinin işi olarak görülüp geçiştirilmemelidir. Yüce kitabımız Kur’an’ı yakma girişiminde bulunan kişiye, gelen tepkiler üzerine sadece 271 dolar ceza vererek olayı kapatan Amerikan sistemi, bu saldırıların devam ettirilmesinin doğal ortağıdır.

Küstah batı medeniyeti, sahip olduğu her şeyi tartıya koyma, deneye tabi tutma, mizah ve eğlence konusu edinme, popüler kültürüne ve azgın, hayvani fantezilerine malzeme yapma durumunda olabilir.

Ama, imanını hayatının merkezine alan, Rabbi, Kitab’ı ve Peygamberi uğrunda yaşamayı amaç edinen, bu değerler uğruna sahip olduğu her şeyi feda etme kararlılığında olan mü’minlerin, inançlarının oyun ve eğlence konusu edilmesine asla rıza göstermeyecekleri bilinmelidir.

Artık birileri, kendisine itaatin Allah’a itaatle eş olduğu, sahip olduğumuz tüm dünyevi nimetleri O’nun yolunda feda etmeye hazır olduğumuz tek önderimiz, rehberimiz Hz. Muhammed(s) ve temsil ettiği değerlerin, farklılıklara saygı kılıfıyla mizah ve alay konusu edilemeyeceğini öğrenmelidir.

Bizler ayrıca, bu tür saldırgan ellere odaklanarak gerçek efendilerin gündeme getirilmemesini de doğru bulmamaktayız.

Çünkü, bizim asıl meselemiz sadece bir kaç ruh hastasının yaptığı stüdyo çalışması değildir. Mesele, birilerinin her daim İslami değerlerimize saldırmayı, topraklarımızı işgal etmeyi, mescidlerimize kirli postallarıyla girip kan dökmeyi, bombalamayı, tarihimizi yağmalamayı, namuslarımıza el uzatmayı, kaynaklarımızı sömürmeyi, İslami olanı yok saymayı kendine hak görmesidir.

Bu çapulcu figüranların asıl suç ortaklarının, Irak ve Afganistan’ı yakıp yıkan, milyonları aşan insanımızı bilgisayar oyunu oynar gibi uçaklarla bombalayarak öldüren, bizlere Ebu Gureybleri, yaşatan, dünyanın her yerinden Müslümanları Guantanamo zindanlarına tıkayarak insanlık dışı işkenceleri gerçekleştiren, yıllardır Ömer Abdurrahman gibi bir Kur’an âlimini zindanlarda süründüren ABD ve temsil ettiği zihniyet olduğu unutulmamalıdır.

Bu arka planı hesaba katmayıp gündeme getiremeyenler, sadece Müslümanların tepkilerine eleştirel yaklaşıp kınayan ve ABD’nin kayıpları içinse özür ve taziye mesajları yarışına girenler, içerisinde bulundukları aşağılık kompleksinden bir an evvel kurtulmalıdırlar.

Müslümanca eylemlilik gösteremeyerek aşırı tepkisellikte bulunanlar olabilir. Fakat bu durumda bile Müslümanları tahrik eden, saldırgan emperyalist yaklaşımlar mahkûm edilmeli, oluşan kaos ve kargaşa ortamının tek müsebbibi olarak görülmelidir.

Bizler, Allah’a, kitabına ve ahiret gününe iman iddiasında bulanan tüm kardeşlerimizi, her koşulda kulluk bilinciyle sorumluluklarını yerine getirmeye, insanlığın muhtaç olduğu Tevhid ve Adalet mesajını yaygınlaştırmak için çalışmaya, muhataplarımızın bir adım atarken 100 kere düşünmesini sağlayacak caydırıcı, güç ve birlikteliğin arayışı içerisinde olmaya davet etmekteyiz.


Comments are closed.