Mar
30
Gönderen: admin, Makale, Mart-30-2013

İnsanoğlu yaratıldığı yeryüzünde, bazı sorulara cevap aramış; İnsan ile kainat, insan ile insan, insan ile toplum ilişkilerini nasıl anlaması gerektiği konusunda sürekli düşünmüştür. Allah (c.c.), ufuk açacak, insanın hedefe varmasını sağlayacak işaretleri sunarak, onu asla başıboş bırakmamıştır. Yüce Allah’ın bu işaretleri Peygamberlerine vahyederek bildirmiş olduğu ilahi kitaplardır. Günümüzde bu yol gösteren işaret Son Resul, son Nebi olan, son peygamber Hz. Muhammed (sav.)’e bildirilen Kur’an’dır. Kıyamete kadar tüm insanlığın tabi olmasıyla, hayatların nizama girmesini, yeryüzünde sükunet ve esenliğin yayılmasını sağlayacak olan Kur’an aynı zamanda ölüm sonrası Ahiret âleminde de ebedi kurtuluşa vesile olacaktır.

Zamanla bilgi kaynağı olarak Kur’an’ın devreden çıkarılmasıyla onun yerini, beşeri ideolojiler doldurmuş; bu fikir akımları sürekli olarak bir zümrenin insanlık üzerinde hâkimiyet kurmasını sağlayarak, yeryüzünde fesadın ve zulmün yayılmasına, ona paralel olarak da izzetin unutulup, zilletin tercih edilmesine sebep olmuşlardır.

Batıl kümesini oluşturan insan sınıflarını, müşrik, fasık, kafir, münafık olarak bildiren Kur’an bu sınıfın sürekli olarak yeryüzünde bozgunculuk çıkardığını, fitne ve fesad tohumları ektiğini bildirmiş, hayatlarını Allah’ın nurunu söndürmek için harcayan bu batıl grubunun sözlü ve fiili propagandalarına karşı elçilerinin nasıl tavır aldığını, mü’minlerin de nasıl tavır alması gerektiğini, bildirmiştir.

Günümüzde de bu propagandalar devam etmekte, ustalıkla hazırlanan haberlerle Müslüman kimliğinden dolayı insanların utanç duymaları, eziklik içerisinde olmaları ve savunma psikolojisi içerisine girmeleri istenmektedir. Müslüman şahsiyete yakışansa çevresindeki gelişmeleri doğru kaynaklar vasıtasıyla değerlendirebilmeye çalışmaktır.

Propaganda, bir fikri, bir inancı yaymak, bir kişi veya kuruluşu benimsetmek için çeşitli vasıtalarla yapılan faaliyettir. Bu vasıtalar, Firavunun sarayının önü, Kabe meydanı ve onun duvarına yapıştırılan şiirler olabildiği gibi günümüz de radyo, TV., gazete ve dergiler ,broşür, şiir ve resim gibi araçlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu propaganda araçları Müslümanların elinde olduğu zaman yapılan faaliyetlere tebliğ, iyiliği emretme ve kötülükten sakındırma mücadelesi denir.

Fakat bu araçlar, yoldan çıkmış, doğru yoldan sapmış, iyilik ve güzelliği terk etmiş, günahlar içine batmış olarak tanımlanan fısk içerisindeki kişilerin kontrolünde olduğu zaman, yalanlama, kandırma, hakkı batıla bulaştırma, gerçekleri saklama, münafıklık göstermek şeklinde kendini gösterir.

Tarih içerisinde batıl davalarının mücadelesini yapanlar olagelmiş ve bunlar daima ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istemişlerdir. (Tevbe, 9/32)

Kur’an’da fasıkların yapmış olduğu propagandalara baktığımızda, Allah’ın ayetleri (tabiat ile ilgili, sel, kıtlık, deprem gibi ayetler) karşısında gerçekleri saptırdıklarını, Tevhidin net anlaşılmaması, din üzerinde şüphe tohumları ekilmesi için (Şaibeli) sözler söylediklerini, ilahi hakikatin ortaya çıkmasına engel olmak için, doğru düşünme yeteneklerinin körelmesini amaçladıklarını, ıslah edicileriz demelerine rağmen, bozgunculuk çıkarttıklarını görürüz.

Fasıkların propagandasına karşı Müslümanlara, boş sözlerden yüz çevirmek, propagandalara karşı sakınıp sabretmek, fasıktan gelen habere göre (Tahlil ve araştırma yapmadan) hareket etmemek, batıl sözün çoğunluğuna karşın etkilenmemek, baskılara aldırmadan etkili öğütlerine ve davetlerine devam etmek yakışmaktadır.

Günümüzün en etkili mücadele alanlarından olan medyayı doğru kullanmak Müslümanlar için her zamankinden daha önemlidir. Bugün özellikle devrimlerin bile medya yoluyla yapıldığını düşündüğümüzde bu etkili alandan uzak kalmamızın mümkün olmadığı da anlaşılacaktır. İnternetin gücü ve etkisi hayatımıza sirayet etmiş, bu alanı doğru kullanabilmek için projeler üretmek üzerimizde ciddi bir yük haline gelmiştir.

İnşallah, bu endişelerle bir araya gelen kardeşlerimizle ilkeli, güvenilir ve yön veren bir habercilik projesini yarın hayata geçiriyoruz. Bu küreye dair söylenmesi gereken ne varsa söylemeye çalışan, fikir veren, haberlerin arkasındaki gerçekliği sorgulayan ve güçlü kalemleriyle inşa edici bir misyonu da üstlenen “Küre Medya” yarın yayın hayatına başlıyor.

Rabbimden kuremedya.com adresinden yayın yapacak olan haber sayfasının hayırlar üretmesini diliyor, çalışan kardeşlerime güç, kuvvet ve sabır vermesi için dua ediyorum.

Allah (c.c.) Müslümanların uyanıp, fasıkların propagandalarına karşı Kur’an’i bir tavır göstermelerini, zalimlerin oyunlarına karşı, aktif veya pasif tüm desteklerini çekmelerini ve ancak bu şartla iman dairesine girildiğinin şuuruna sahip olmalarını nasip etsin.


Comments are closed.